Kitepower Hawk olarak adlandırılan sistemin birkaç elemanı var. İlki konteyner içerisinde bulunan 400 kWh’lık bir batarya paketi. Bu batarya hem depolama hem de sistemin dağıtım elemanı rolünü üstleniyor. 330 kW güç sağlayabilen batarya normal koşullarda 10 saat enerji sağlayabilecek şekilde tasarlanmış. İkinci ve üçüncü eleman ise uçurtma ve uçurtmayı serbest bırakıp geri çekebilen makara sistemi.
Sistem nasıl çalışıyor?
İpin ucuna bağlı uçurtma rüzgar tarafından havaya kaldırılıyor ve makara hareket ederek tıpkı rüzgar türbini gibi elektrik üretiliyor. Makara uçurtmayı geri çekerken de enerji harcanıyor ancak bu enerji üretilen enerjiden çok daha az oluyor. Batarya paketiyle beraber sistem özünde bir jeneratör görevi görüyor.
Net 30 kW elektrik üretebiliyor
Şirketin açıklamasına göre maksimum verimlilikte makara serbest bırakıldığında sistem 40 kW elektrik üretebiliyor. Uçurtma geri sarıldığında ise 10 kW elektrik harcanıyor. Sistem zamanının %80’ini uçurtmanın açılması sürecinde (elektrik üretimi) harcarken, %20’sini ise uçurtmanın geri sarılmasında (elektrik tüketimi) harcıyor. Özetle sistem çalışırken net 30 kW elektrik üretebiliyor. Uçurtma tam açıldığında 350 metre yüksekliğe ulaşabiliyor.
Kitepower’ın açıklamasına göre sistemin en yüksek verimlilikte çalışması için gereken rüzgar hızı sadece 35 km/saat. Rüzgar hızı 48 km/saatin üzerine çıktığında ise sistemin verimliliği düşüyor. 32-48 km/saat arası rüzgar hızının en ideal aralık olduğu belirtiliyor.
Klasik rüzgar türbinlerine göre avantajları
Şirket geliştirdikleri sistemin klasik rüzgar türbinlerinden %90 daha az materyale sahip olduğunu ve aynı güç çıkışında iki kata kadar daha verimli olduğunu iddia ediyor. Aynı zamanda uçurtma çok yükseğe çıkabildiği için daha güçlü ve sürekli rüzgarları yakalayarak veriminin daha fazla olduğunu belirtiyorlar. Klasik rüzgar türbinleri gibi bolca kaynak ve zaman harcanan büyük kulelere sahip olmadığı için daha çevreci bir çözüm olduğunu da vurguluyorlar.
Sistemin en büyük avantajlarından biri enerjiyi toplayan uçurtma kısmının ucuz olması. Bu kısım fiberglastan imal edilen bir paraşütten ibaret. Fırtına ya da başka bir sebepten zarar gören uçurtma kolaylıkla değiştirilebiliyor.
Sistemin diğer bir avantajı ise mobil olması. Herhangi bir kamyona bağlanabilen konteyner ile sistemi istenilen yere kurabilmek mümkün. Mevsimlere göre rüzgar şiddeti değiştikçe sistemin yeri değiştirilerek maksimum verim alınabiliyor. Bu alanda yatırım yapan tek firma Kitepower değil. Alman girişim EnerKite de benzer çözümler geliştiriyor.